Perşembe, Temmuz 12
Selin Denizli: Salağı kolay
Salağı kolay oynadım çünkü akıllı değilim
Haluk Bilginer ve Şevval Sam’ın başrolleri paylaştığı "Yine de Aşığım" adlı komedi dizisindeki aptal garson rolüyle oyunculuğa adım atan Selin Denizli, Hafta Sonu dergisinin sorularını yanıtladı.
Denizli, "Hiç akıllı bir kadın değilimdir. Akıllı olmadığım için de gel-git akıllı, kısmen salak garsonu çok zorlanmadan oynadım" dedi.
Haluk Bilginer’in başrolünü oynadığı "Yine de Aşığım" adlı dizide aptal garson rolüyle oyunculuğa adım atan Selin Denizli, Hafta Sonu dergisinin sorularını yanıtladı. Denizli, "Hiç akıllı bir kadın değilimdir. Akıllı olmadığım için de salak garsonu çok zorlanmadan oynadım" dedi.
Oyunculuğa hangi diziyle başladın?
- Aslında cesaretim yoktu... İstanbul’a geldim, daha da göz önünde olmayayım diye uğraşıyordum. Ama öyle bir teklif geldi ki hemen kabul ettim. Bırak benim gibi aday adayını, 20 yıllık profesyonel oyuncu bile olsan, insan hayatında kaç kere Haluk Bilginer’in karşısına geçer?
Kamera karşısında ne hissettin?
- Çok heyecanlı bir insan değilim. Hiçbir zaman paniklemem. Fakat ilk gün TEM stüdyolarına girdim ve karşımda Haluk Bilginer’i buldum... Konuşmam mümkün değil, dilim dolandı, bacaklarım dolandı.
O dizideki rolün neydi?
- Kafeteryadaki gelgit akıllı, hatta kısmen salak bir garsonu oynuyordum. Ben hiç akıllı bir kadın değilimdir ama çok zekiyimdir. Bu yüzden de çok zorlanmadan oynadım garsonu!
Mustafa Denizli’nin kızı olmak nasıl bir şey?
- Dünyaya bir daha gelsem yine Mustafa Denizli’nin kızı olmak isterim. İnsan ve baba olarak onunla gurur duyuyorum. Hakikaten bu gurur ve sevgi beni bazen özel ilişkilerimde mutsuz edecek kadar da büyük üstelik. Çünkü herkesi ve her şeyi babamla karşılaştırıyorum. Babam çok yakışıklı, karizmatik ve çok da başarılı bir adam. Bütün bunları bir tarafa koyarsak Mustafa Denizli markasının adı altında yaşamak benim için zordu. Anladım ki bir markayı temsilen yaşarken, gençliğinin hakkını vermemen gerekiyor. Ben biraz hakkını verdim.
Genellikle ilk çocuklar babanın ikinci evliliğinden olan çocuğu kabul edemezler. Oysa Lal ve sen aynı anneden-babadan doğmuş kadar yakınsınız...
- Çiğdem’le (Çiğdem Kayalı) ben, babamın hayatında olduğu çok uzun yıllar görüşmedik. Lal’i ilk gördüğümde dört yaşındaydı. Benim kadar babasına aşık, annesini çok seven bir kız için İstanbul’daki hayata ve bu hayatın içindeki kadın modeline alışmam çok zordu. Nihayetinde ikinci bir kadın vardı ortada ve kardeşim doğduktan sonra annemle babam boşandı. Bu durum benim için yenilir yutulur değildi. Ben sivri bir kızımdır, benim annem Lal’le benden önce görüşmeye başlamıştı.
Çiğdem Kayalı’yı kabullenmek seni zorladı mı?
- Annemle babam ayrıldığı dönemde bilinçli isyanım ve hatalarımla babama ceza veriyordum. Sonradan anlıyor insan, kendisine ceza verdiğini. Bu arada Lal tek başına büyüyen bir çocuktu. Hayatına girdikten sonra bana müthiş yakınlaştı. Beni örnek alıp her şeyimi taklit ediyordu. Aramızda 13 yaş fark var. İlişkimiz bir süre sonra abla-kardeşten anne-kıza dönmeye başladı. Zaman içinde Çiğdem’i de tanıdım. Aşktan dolayı kimseye ceza verilemeyeceğini öğrendim. Bunun benim de başıma gelebileceğini anladım. Evli bir adamı sevebilirsin, benim kocamı da birileri sevebilir. Çiğdem’le arkadaş olduk, onu anladım. Annemle babam boşandı. Yaralarım kapandı mı, hayır.
Kaç yıldır Lal ile birlikte yaşıyorsun?
- Çiğdem ile babam ayrıldıktan sonra Lal’in benimle yaşamasına babam karar verdi. Çiğdem çok güzel bir kadın. Tabii ki birtakım ilişkileri, aşkları olacak. Babam da bunun farkında. Babam yaşanacak bu ilişkiler içinde Lal’in olmasını uygun bulmadı. Çalıştığı için de bire bir Lal’le ilgilenemeyecekti. Neticede Lal’in yanında bir kadın olmalıydı. Bu noktada annemle ben devreye girdik. Annem bu noktada en büyük destekçim. İzmir’den bir haftalığına gelir, altı ay kalır. Bunu benden çok Lal için yaptığını biliyorum. Çünkü annem Lal’e aşık. Lal de ona. Birbirlerine olan aşklarını kıskanmamaya çalışıyorum.
Erkek çocuk istiyorum
Basının iddia ettiği gibi çapkın mısın?
- Ben bekar, eli yüzü düzgün bir kadınım. Bana ilgi duyanlar da, benim de ilgi duyduğum kişiler de oluyor. Hayalleri olan biriyim. Bir erkek çocuk için ömrümü verebilirim. Ve bunları gerçekleştirmek için doğru insanı arayacağım. Evlenebileceğim, çocuk yapabileceğim, beni sevecek, değer verecek birini bulmak için çabalamak beni çapkın yapıyorsa, evet çapkınım. Hayatımda bir tane futbolcu erkek arkadaşım oldu. Kimseden gizlemeden çıktım, uluorta yaşadım. Aşkım yüzünden ailemle aram açıldı ama hiç pişman değilim. Öyle olması gerekiyormuş.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder