Pazartesi, Ağustos 6
Berrak Tüzünataç: Sevgimi..
Okan'a sevgimi konuşmayarak gösteriyorum
Bu yüzden, kendisini sadece "Okan Bayülgen'in sevgilisi" olarak niteleyenlere kulak asmıyor. Tüzünataç, Elele dergisinin ağustos sayısına verdiği röportajda, ünlü şovmenle yaşadığı aşkı şu sözlerle ifade etti: "Okan'a sevgimi, onun hakkında konuşmayarak gösteriyorum!"
Üniversitede İngilizce işletme okuyorsunuz, ancak oyunculuğu meslek olarak seçtiniz. Nasıl bir yol izleyeceksiniz ?
- Okulda üç dersim var vermem gereken, sonra bitecek. Oyunculuk eğitimimle ilgili konuşmayı, şunu yaptım bunu yapacağım demeyi şık bulmuyorum. Oyunculuğum izlenerek fark edilsin isterim.
Türkiye’de sevdiğiniz yönetmenler kimler?
- Bir kısmıyla çalışma şansı buldum. Benimle çalışmayı düşünürlerse mutlu olacağım yönetmenlerse Çağan Irmak, Taylan Biraderler, Reha Erdem.
Çok popüler, ilgi çeken ve merak edilen bir çiftsiniz Okan Bayülgen’le. Bu nasıl etkiliyor sizi?
- İstikrarlı şekilde başarılı ve popüler olan adamlar, uzun süreli bir ilişki yaşadıklarında o ilişkiyi yaşayanlar bilir. Birlikteler mi değiller mi diye başlayıp, aynı eve taşındılar, evlilik ne zaman, kavga ettiler, ayrıldılar, bilmem kimle aldatmış, barıştılar süreciyle devam eder. Bu şaşılacak ve etkilenilecek bir şey değil.
Haberlerden etkilenmiyor musunuz hakikaten?
- Tabii ki etkileniyorum. Ama sıtma ilacına sinekler nasıl bağışıklık kazanıyor ve ilaç etkisini yitiriyorsa, bu haberler de öyle bir şey. n Nasıl bir şey ünlü olmak sizce?
- Snoopy’deki Pig Pen olmak gibi bir şey. Daima tepende bir toz bulutuyla geziyorsun, fark edilmeme lüksün yok yani.
Okan Bayülgen ile birliktelik bir okul gibi mi? Sürekli bir öğrenim süreci mi yaşıyorsunuz çevresi ve birikimiyle?
- Şu an haftada birçok kez, medyanın her türlü organında birileri tarafından ismi anılan, ismi aşındırılan birinden söz ediyoruz. Bence birbirini sevmeyen insanlar birbirleri hakkında her şeyi toplumla paylaşacak şekilde konuşuyorlar. Bir insan birinin ismini çok kolay basında söylüyorsa, onu çok da sevmiyordur gibi geliyor. Samimiyetimin ve sevgimin belirtisinin, o ismi yıpratmamak ve o konudan bahsetmemek olduğunu düşünüyorum. Anladığım kadarıyla doğrusu bu. İnsan sevdiği insanla ilgili bir kere bir şey der, ama sürekli "O çok başarılı, onu çok seviyorum" demez. Sevdiği insanı korur. Zaten gizlenecek bir durum. Madem ona yakınım, bari ben yapmayayım diye düşünüyorum.
Naif bir yaklaşım, ama zamanla kazanılan bir şey sanırım.
- Hayır, başından beri böyle. Yakın arkadaşın için de böyledir. Onun olmadığı bir ortamda onunla paylaştıklarından, huyundan suyundan bahsetmek istemezsin. Nasıl aktarılacağını bilmezsin başkalarına. Sen birini seviyorsan, onun hakkında konuşmayarak onun senin için özel biri olduğunu göstermiş olursun.
Son derece kendine güveni olan bir kadınsınız. Peki birçok tanınmış kadınla ilişki yaşamış bir erkekle birlikte olmak sizi nasıl etkiliyor?
- Geçmiş beni ilgilendirmiyor diyebilirim. Kendi zihinlerini kullanmadan medyanın pompaladığı insanlardan olmak istemem.
Atilla Bey menfaat sağlayacak biri değil
Daniel Craig ile bir röportaj yaptınız ve epeyce tartışma çıktı. Atilla Dorsay yazdı bunu. Ne diyeceksiniz?
- Aslında bu konuda bir şey söylemedim. Konuyla ilgili belgeler firmadaydı ve basına iletildi. Atilla Bey’in de benimle ilgili bir sıkıntısı olduğunu düşünmüyorum, zira bu durumdan menfaat sağlayacak biri değil. Senelerdir istikrarlı kariyeri olan bir duayen. Basındaki sistemi ve basındaki ilgi alanını hicvettiğini düşünüyorum. İsterse kendisinin de nasıl gündeme bir şeyler getirebileceğini gösterdi.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder