T. Ekinci:Bir bu kalmıştı yapmadığım

Annem 'Bir bu kalmıştı yapmadığın' dedi

"Benim ailem her zaman nerede oturduğumu, kaçta eve girip çıktığımı biliyor. Lezbiyen olmadığımı da gayet iyi biliyorlar. Sadece annem, 'Bir bu kalmıştı yapmadığın' dedi o kadar. Playboy'larla gezmektense kendi işimi kendim yapıyor olmak ve polemik yaratıyor olmak o kadar da tuhaflarına gitmiyor. Ben isteyerek gündeme geliyorum. Ahlaksız bir şekilde değil."

Tuğba Ekinci, "Bundan böyle bir kız arkadaşımla gezemeyeceğim.
Hemen farklı gözle bakacaklar" dedi.

ERKEK KADINLA ALDATILMAYI TERCİH EDER

"Boynuz" şarkısına çektiği kliple gündemde olan Tuğba Ekinci, hakkında yapılan ağır eleştirilere yanıt verdi. "Bu ülkeye Tatu grubu gelmedi mi? Bunlar lezbiyen değil miydi? O yüzden kimse bana laf söylemesin" diyen seksi şarkıcı, ilginç bir iddiada bulundu: "Her erkek, kadınla aldatılmayı tercih eder."

- "O Şimdi Asker", şimdi de "Boynuz" şarkısı... Şarkılarınızla gündemde kalmayı iyi beceriyorsunuz?
Her iki şarkının da sözleri hoşuma gidiyor. Mesela "Boynuz"da "Bak gözlerime, iyi bir bak" kısmı çok hoşuma gitti. Çünkü gözler yalan söylemez. Ya da "Boynuzları takalım demiyor, takmak mı lazım" diyor. Doğanın kanunu bu. Yanınızdaki insanı kaybedince onun değerini anlıyorsunuz. Kadın da böyle, erkek de. İş işten geçtikten sonra birbirlerinin değerini anlıyorlar. Dolayısıyla "Boynuz" içi boş bir şarkı değil.

- Özellikle son klibinizden sonra, "Tuğba'dan da bu beklenirdi. Doğru düzgün bir şey yapsa şaşırırdık", "Saçma sapan şarkıların şarkıcısı", "Başka türlü nasıl ilgi çekebilir ki, ses yok, akıl yok" gibi ağır eleştirilere maruz kaldınız. Ne söylemek istersiniz?
Emeğe haksızlık ediliyor. Emek yerini bulur, saçma sapan işler yerini bulmaz. Bu çalışmada yerini bulmuştur, gerisini hava cıva. Bana bu ülkede sanatsal değeri olan, bir şarkıyla patlamış şarkıcı gösterin? Zamanında ne sesler çıktı, ne şarkılar patladı... Öyle patlamalar oldu ki, şarkıları komşu ülkelerde çalındı, ünleri Avrupa'ya taştı. Hani, nerede bu isimler şimdi? Ben sevdiğim şeyleri yapıyorum. İstenirse Türk Sanat Müziği de okurum. Hem de çok güzel okurum. Şu an geçiş dönemindeyim. Herkes yıllar sonra nasıl bir yerde olduğumu görecek. Bana bakkal çakal muhabbetleri, selülit tartışmaları daha komik geliyor. Bütün polemik yaratanların sanatsal değeri var ama benim yok! Adaletsiz bir durum var ortada.

Lacivert kurdelenin sırrı
Röportajımıza boynuna taktığı lacivert bir kurdele ile gelen Tuğba Ekinci, "Bunu Playboy dergisinde gördüm. Bu bir işaret. Gömleğinin içine bu kurdele ve bu tarz gözlük takıldı mı, bu sizin cinsel kimliğinizi ifade ediyormuş. Yani bu aksesuvarlar lezbiyenliğin simgesi. Ben de laf olsun diye taktım işte. Yani lezbiyen falan değilim aman yanlış anlaşılmasın" dedi.
- O zaman şunu mu diyorsunuz, "Onların yaptığı sanatsa, benimki de sanat."
Kesinlikle! "O Şimdi Asker", slow olmadığı halde birçok anneyi ve eşi ağlatan bir şarkı oldu. Bunu gözlerimle gördüm. Dolayısıyla bazılarına göre her ne kadar popo sallayıp bu şarkıyı basitleştirsem de bu parça klasik olmuştur, geçmiş olsun. 20 yıl sonrada bu şarkı söylenecek. Ama şunu da söylemek isterim ki her besteci şarkısına yatırım yaparken, keşke benim kadar iyi bir figüranla karşılaşabilse. Bu konuda mütevazı olamayacağım. Bu şarkının kalıcı olmasında benim de payım çok.

- İyi bir şarkıcı değil ama iyi bir magazin figürüyüm mü demek istiyorsunuz?
Hem iyi bir şarkıcıyım hem de iyi bir magazin figürüyüm... Bakın ben kendimi kullandırmadan, kimseyi arkama almadan, 2.5 yılda buraya gelebildim. Hiçbir şeye boyun eğmeden ancak bu kadar yol alabildim. Şizofren olmadan star olamazsınız. Ben rahat birisi değilim. Kadın olarak ne yaptığını bilmelisiniz. Ben kendimi bir erkeğe teslim etmeden, tek başıma çabalayarak buralara geldim. Hâlâ bu ülkede bana laf söyleniyorsa, insanların diğer sanatçıların geçmişlerine bakmalarını isterim. Kimler zamanında neler, neler yaşamış... Ama şimdi starlar. Benim işim dışında bir tane skandalım var mı? Söyleyecek başka bir sözüm yok...

- Siz canlı şarkı söyleyebiliyor musunuz?
Tabii ki. Çok yakında televizyona bir şov hazırlayacağım. İnsanlar kapasitemi bu şovda görecekler. Ben Türk Sanat Müziği de çok güzel söylüyorum ama musiki söyleyerek başlasaydım, bu kadar ilgi çekmezdim. Uçlarda olmak hoşuma gidiyor. İsimsiz bir sanatçı olarak benim bir başlangıç, çıkış yapmam gerekiyordu. Bunu çok güzel başardım. Hülya Avşar bir isimken poposunu sallayarak klip çekti. Ben hiçbir şeyken bunları yapıyorum. Dikkatinizi çekerim.

- Yani reklam kokan harekteler bunlar!
Reklam kokan klip diyelim... Ama emin olun ki, "Boynuz"a daha farklı bir klip çekmek için yola çıkmıştım. Bu kadar olay olacağını tahmin etmiyordum. Size yemin ederim ki gelişmelere ben bile şaşırıyorum. Ben star olmuş insanların geçtiği yollardan geçiyorum ama işimle geçiyorum. Skandallarla değil. Amaç konuşulmaksa, evet ben bunu başardım. Ayrıca şöyle de bir durum var, herkes birbirini aldatıyor. Selülitler konuşulacağına, artan aldatma olayları konuşulsun bari.

- Peki bu klip fikri nasıl ortaya çıktı?
Asistanımın kız arkadaşının 60 yaşındaki annesi, babasından ayrılıp bir kadınla yaşamaya başladı. Bu hikâye beni çok etkiledi. 60 yaşındaki bir kadın, neden bir kadınla yaşamaya başlamış olabilir ki? Ya kocasından çok çekmiştir ya da ruhunu özgür bırakmak istemiştir. Bu durum bana hem garip hem de normal geldi ve bunu konuyu klibimde kullanmak istedim. Ayrıca "İllaki aldatmak mı lazım" diyen bir şarkının klibini, üçgen vücutlu bir erkekle çekmek bana itici geldi. Eğer bir erkekle bu klibi çekseydim, işte o zaman Türk örf ve adetlerine uygun olmayan bir iş yapmış olurdum.

BURADA TATU KONSER VERDİ
KİMSE BANA LAF SÖYLEMESİN

- Şimdiki hali daha mı uygun yani?
Klipte itici bir durum yok ki. Eğer erkekle çekseydim bu klibi, kocasını ya da sevgilisini aldatan bir kadın portresi çizecektim. Bu haliyle durum hafifliyor.

- Şu hafifleme durumunu biraz daha açar mısınız?
Erkek arkadaşım, bir erkekten hoşlandığını söylese bu durum benim garibime gitmez. Yalnızca şaşırır ve gülerim. Dolayısıyla bir kadın, erkeğini bir kadınla aldatırsa da durum hafiflemiş oluyor. Bence her erkek, bir kadınla aldatılmayı tercih eder. Ama bu durum onları daha rahatsız eder.

- Ailenizin bu klibe tepkisi ne oldu?
Benim ailem her zaman nerede oturduğumu, kaçta eve girip çıktığımı biliyor. Lezbiyen olmadığımı da gayet iyi biliyorlar. Sadece annem, "Bir bu kalmıştı yapmadığın" dedi o kadar. Playboy'larla gezmektense kendi işimi kendim yapıyor olmak ve polemik yaratıyor olmak o kadar da tuhaflarına gitmiyor. Ben isteyerek gündeme geliyorum. Ahlaksız bir şekilde değil. Fakat kötü bir durum var, bundan böyle bir kız arkadaşımla gezemeyeceğim. Hemen farklı gözle bakacaklar...

Tarzımı değiştireceğim
Benim değerim bir kaç yıl sonra anlaşılacak. Müzikal anlamda çok güzel bir yol alacağım. Ekim ayında İngiltere'ye gidiyorum. Orada bir aranjörle tanıştım. Bütün bestelerimi toplayıp, alt yapılarını orada yapacağım. Artık Tuğba Ekinci tanınıyor, biliniyor. Şimdi neler yapabileceğimi gösterme zamanı geldi. Bir kere hem imajımı hem de müzik tarzımı değiştireceğim. Yani Tuğba Ekinci de Hande Yener gibi farklı şeyler yapabilir. Bunu gösterebilmek için iyi beyinlerle çalışmam gerekiyor. O yüzden tercihimi yurtdışından yana kullanıyorum. Bundan sonraki albümüm elektronik tarzda olacak. Gerçek kapasitemi işte o zaman göreceksiniz...
- Ancak klibin çocuklara kötü örnek olduğu söyleniyor. RTÜK her an klibe yasak getirebilir!
RTÜK'ten bir uyarı gelmedi... Bu arada anneler, babalar önce kendi yaşantılarına baksınlar, çocuklarına şiddet içerikli programlar izletmesinler. Eğer bu klipte kötü bir şey olduğuna inanıyorlarsa da zap yapsınlar. Gazetenizin okur yorumlarına baktım. Ben niye bu kadar eleştiriliyorum anlamıyorum ki. Bu ülkede kimler neler, neler yapmış, yapmaya da devam ediyor. Her şeyi bir kenara bırakın Zekin Müren bu ülkede şort giyip, topuklu ayakkabıyla sahneye çıkmış. Ya süper star Ajda Pekkan'ın zamanında verdiği pozlara ne demeli... Bizim idollerimiz bu isimler. Peki, ben ne yapmışım, ahlak dışı bir skandalım mı var? Sadece bir klip çekmişim, o kadar. Bu ülkeye "Tatu" diye bir grup gelmedi mi? Bunlar lezbiyen değil miydi? Herkes gidip onları izledi. Konserleri tıklım tıklım doldu. Madem değerlerden söz ediyoruz, neden onların konserlerine yasak gelmedi? Şimdi "Boynuz"un farklı bir versiyonu Youtube'da yayınlanacak, asıl siz o zaman görün...

- Nasıl farklı bir versiyon olacak?
Kamera arkası görüntüleri toplayarak ayrı bir klip hazırladık. Şu an TV'lerde gösterilen klip, yeni klibin yanında çok masum kalacak. Yasaklanırsa, o görüntüler yasaklanır.

- Biraz da şu klibinizdeki rol arkadaşınızı anlatır mısınız? Gerçekten o kişi İngiliz mi yoksa yazıldığı gibi manken Nazlı Tanrıkulu mu?
Evet, Nazlı Tanrıkulu o... Nazlı'nın annesi yabancı, babası Türk. Dolayısıyla diğer ismi de Julia. Kendisi Londra'da yaşıyor. Benim çok iyi arkadaşımdır. Türkiye'ye her geldiğinde ben de kalır.