Pazartesi, Ağustos 6
Yalın: Evlilik 35'inden sonra
Yalın, uzun süren sessizliğini bozarak özel hayatıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Yaklaşık dört yıl önce kendisini görmeden hit şarkısı "Ellerine Sağlık"ı dinleyip bayıldığımız Yalın, geçen bu süreçte efendi kişiliği ve sade duruşuyla kendini de çok sevdirdi.Son albümü "Herşey Sensin"le yine beğeni toplayan Yalın, şu sıralar 29 Temmuz’da Most Açıkhava konserlerinde sahneye çıkacak olmanın heyecanını yaşıyor. Sürprizleriyle hayranlarını şaşırtmayı hedefleyen sempatik şarkıcı, konser öncesi Harbiye Açıkhava sahnesinde Hello dergisinin
sorularını yanıtladı.
"Herşey Sensin" sevildi mi?
- Duyumlarım pozitif, keyif verici. Bunun ödüllerini dört senedir topluyorum. İlk albümümden beri Harbiye Açıkhava’da konser veriyorum. Demek ki seviyorlar.
Açıkhava’da beşinci konserin olacak, hayranlarını neler bekliyor bu konserde?
- Önceki konserlerimde hiç yapmadığım şeyler var, izleyenler çok şaşıracak. Verdiğim en büyük konser olacak diye düşünüyorum.
Tanındıktan sonra hayatında neler değişti?
- Unutamayacağım mutluluklar, hazlar yaşadım. Çok motive oldum, çok beslendim. Kaç yaşına gelirsem geleyim, albümün ilk çıkış zamanını unutmam mümkün değil. Şarkım herkesin dilindeydi ama hiç klip yoktu, beni tanımıyorlardı. Çok eğleniyordum bu durumla.
İlk çıkışta çok kaygıların oldu mu?
- Albümüm dört ayda 550 bin sattı, Universal kapanmasaydı belki milyon satacaktı. 150 binlik satışa tamamdım. 150 bin olsa ağlarım diye düşünüyordum, bu rakamı iki günde sattık.
Şimdi hayallerinde ne var?
- 500 bin kişinin hayalini kuruyorum. Yabancı bir ülkeye gittiğim zaman 10 bin kişiye konser vereyim hep birlikte şarkılarımı söylesinler istiyorum. Hayallerin sonu yok.
Hangi sahnede olmak istiyorsun?
- Londra’da, Royal Albert Hall’da... Sadece Türkler değil Avrupa’da da insanlar beni tanısın istiyorum. Almanya, Londra, Fransa’da birkaç bin kişiye konser verebilecek kapasitem var. Onu büyütmek önemli.
"Herşey Sensin"e dönecek olursak, albümde sana dokunan şarkılar hangileri?
- "Alışmak Zorundayım"... Duygulanarak söylemiştim, dinlerken de duygulanıyorum. İki sene önce Londra’da yaşarken yapmıştım.
Kimdi alışmak zorunda olduğun?
- Hatırlamıyorum. Hatırlıyorum tabii de söylemem.
Çok kişiye "Herşey Sensin" dedin mi?
- Demedim. Çok kişiye dendiği zaman kıymeti kalmaz. Ağzımdan kolay çıkartamıyorum lafları. Çıkarttığım zaman hakikaten değmesi, lafın da anlamını kaybetmemesi lazım. Herkes birbirine "canım, cicim" der, benim "canım" demem için öyle hissetmem lazım.
Artık dört yıl öncesine oranla daha yalın bir Yalın mı var karşımızda?
- Dört senede kişiliğim değişmez. Şımarmışımdır biraz, kabul ediyorum, ama çok fazla değil. Sadece bu albümde biraz daha olgun, sözlerini daha net ve cesurca söyleyen bir Yalın var.
Laf atmaya çalışanlar oluyor mu?
- Çok fazla oluyor. Koruma kalkanıma çarpıp geri dönüyorlar. Kulağımdan içeri giriyorlar, ama aklımdan içeri girmiyorlar.
Bir star gibi yaşıyor musun?
- İstediğim gibi yaşıyorum, istediğim gibi giyiniyorum. Pahalı yerlerden de alışveriş yapmayı seviyorum, çok ucuz yerlerden de.
Biraz da özel hayat konuşursak, biri var mı hayatında?
- Yok. Eksik hissediyorum kendimi. Niye yok bilmiyorum. Biriyle karşılaşacaksan, karşılaşırsın sonunda. "Hayatımın devamını beraber geçirmek istediğim insan" diyeceğim biriyle son zamanlarda karşılaşmadım.
Önceki kız arkadaşınla artık görüşmüyorsun değil mi?
- Görüşmüyorum. Yok, bitti.
Evlilik için neler diyeceksin?
- Evliliği 35 yaşından sonra düşünmeye başlayacağım. Kariyerin bir noktasına gelip de "Bundan daha ilerisini düşünüp bir aile sahibi olmak istiyorum" dediğin zaman, tamamdır artık. Getireceği dezavantajları da kabullenmen lazım. Onun için ben 35 yaşından sonraya attım bu düşünceleri... Evlilik ne zaman olur, onu bilmiyorum.
Nasıl bir kadın etkileyebilir seni?
- Güzel gülmesi lazım en önce. Enerjik olması lazım. Gözlerinden anlarım zaten.
Güzel olması önemli mi?
- Çok güzel olup da içinde hiç hayat olmayan insanlar gördüm ben. Önemli olan içinde hayat, yaşam sevinci olması.
Nasıl birinden kaçarsın?
- Soğuk ve sevimsiz. Şu ana kadar sevimsiz bir kız arkadaşım olmadı.
Utangaç biri misin? İlk adımı atar mısın?
- Atıyorum bir şekilde de zor oluyor. Uğraşmam gerek. Çekingenimdir. Utangacım.
Çok iltifat eder misin kız arkadaşına?
- Etmek isterim ama çok söyleyemeyeceğim bir şey. Onu ilişki bittikten sonra şarkılarda söyleyip, ilişki için bir işe yaramadığını gözlemliyorum. Ama kendim için bir işe yarıyor. Benle beraber sonsuz oluyor.
Kadınlar seni çok üzdü mü?
- Üzdüm de üzüldüm de.
Aşk acısı çeker misin?
- Aşk acısını tabii ki yaşıyorum. O durumda odamdan çıkmam. Uyumak iyi gelir. Şarkılarımda da çok yazdım bunu. Uyursun, uyanırsın, iki dakika harikadır herşey, üçüncü dakika başlar yine. En kısa zamanda yine uyumak gerekiyor.
Ayran gönüllü biri değilim
- Çok hayal kırıklıkları, aşk acıları yaşadın mı?
Yaşadım. İnsanı büyütür bunlar. Hayal kırıklıkları insanı besler. Hepsi birer öğreti. Onların iyi tarafını görüp beslenmeye çalıştım. İnsanların olgunlaşması kestirme yoldan olmuyor. Böyle göre göre, hayal kırıklıklarıyla kendini geliştiriyor.
- Şıpsevdi biri misindir?
Koç burcunun özelliği galiba, ilişkiye çok konsantre olamıyorum. Biraz daha özgürlük isteyen bir ruhu var Koç’ların. Kendi alanları olsun istiyorlar. İlişkime çok zaman harcamayıp karşımdakini de üzmek istemem. Kendi geleceğimi, kariyerimi düşünüyorum. Mantık olarak bunu düşünmem lazım şimdi. Kalbi de geri planda bırakmış oluyorsun. Ancak ayran gönüllü değilim. Aşık olduğumu zannetmem, aşık olurum yani.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder