Cuma, Kasım 23

Rafet El Roman: Korkmuyorum


Korkmuyorum

Müzik kariyerini Almanya'da sürdüren Rafet El Roman, "Senin Uğruna" adlı dizi için kameralar karşısına geçti.

Müzik kariyerini Almanya’da sürdüren Rafet El Roman, önümüzdeki günlerde Fox’ta ekrana gelecek olan "Senin Uğruna" adlı dizi için kameralar karşısına geçti. Ailevi nedenlerle üniversite öğrenimini yarıda bırakıp memleketine dönen Karadenizli ’Ali Kemal’ karakterini canlandıran El Roman’a Özcan Deniz’in ’Kader’ dizisindeki aşkı Birce Akalay eşlik ediyor.

"Propaganda" ve "Dar Alanda Kısa Paslaşmalar" adlı sinema filmlerinden ardından sizi şimdi de bir dizide izleyeceğiz?

- Aslında dizi çalışmalarına çok fazla sıcak bakmıyordum. Almanya’da yaşadığım için buraya sürekli gelip gitmek sorun teşkil edecekti. Fakat sonrasında yapımcılar buna bir formül buldu. Gidiş gelişlerimi kısa vadede tutmaya karar verdi. Yani 15 günde buraya gelerek iki bölüm çekip Almanya’ya geri dönebileceğimi söylediler. Ben de teklifi kabul
ettim.

Senaryoda sizi cezbeden ne oldu?

- Açıkçası bana üç-dört bölüm anlattılar. Dizide bugüne kadar işlenmemiş olan kardeşlik sevgisi anlatılıyor. Bir abinin kardeşi için ne kadar çok fedakarlıklara ve güçlüklere katlanabileceği duygusu yansıtılıyor. Bu konu çok hoşuma gitti. Bir de setimizde çalışanların çoğu istekli ve arzulu. Herkes projeye inanmış durumda. Genelde böyle çalışma ortamlarında gerginlik ve aksilikler olur. Ama bu sette her şey güzel gidiyor.

Hayranlarınız sizin dizide rol almanıza nasıl bir tepki gösterdi?

- Müzikseverlerimin şöyle bir kaygısı oldu. Ses sanatçıları dizilere transfer olduğu için müziklerini geri plana attılar. Benim de müziğimi geri plana atacağımı zannedip korkuyorlar. Hiçbir korkuları olmasın müzik her zaman ön planda olacak. Bazıları da eskiden beri beni oyuncu olarak da görmek istiyor. Yüzümün hem sinemaya hem de ekranlara yatkın olduğunu söylüyor.

Kendinizi oyunculukta başarılı buluyor musunuz?

- Oyunculuktan korkmuyorum. Kliplerden de kameralara alışkın olduğun için kendime güveniyorum.

Dizilerin çok çabuk tüketildiği bir dönemde dizi yapmak sizi tedirgin etti mi?

- Reyting olayını soruyorsanız tabii ki tedirginliğim var. Çok iddialı yapımlar var. Çok fazla izleyici kitlesine ulaşıp uzun vadeli bir iş yapmak istiyorum.

Hayatınızı konu alan dizi ya da film çekmeyi düşünüyor musunuz?

- Sinema filmi çekmek gibi bir amacım var. Bir hikaye yazdım. Fakat yurtdışında olduğum için bir türlü gerçekleştiremedim. Senaryo çekmecemde duruyor. Birkaç yıl sonra çekebilirim.

Almanya’da yaşadığınız sürece magazin gündemini takip ediyor musunuz?

- Tabii ki izliyorum.

Yaşanan tartışmaları nasıl değerlendiriyorsunuz?

- Her şeyin belli bir kurgu anlayışında bilerek yapıldığını düşünüyorum. Hatta abartıyorlar bile. Gündemde kalmak için sürekli tartışıyorlar. Ama ben onların tartışmalarını ciddiye almıyorum.

Bir dönem sizin de çok fazla üzerinize gelindi...

- Bu bir çemberdir herkes bu çemberden geçiyor. Belli bir başarı grafiğini aşınca tabii ki basının gözdesi oluyorsunuz. Eskiden uzatılan her mikrofona konuşuyordum. Artık daha tecrübe sahibi oldum ve duruldum. Onun için işimi uzaktan yapıyorum.

GAMSIZ BİR İNSANIM

Hayatta hiç keşkeleriniz oldu mu?

- Pişmanlıklarım hiç olmadı. Çaresiz kaldığım bir anım da olmadı. Zaten çok gamsız bir insanımdır. Çabuk unuturum her şeyi. Kafama çok fazla bir şey takmam. İki günden fazla düşünmem.

Almanya’da günleriniz nasıl geçiyor?

- Sabah 07.00 gibi uyanıyorum. Çocukları okula bıraktıktan sonra evime gelip sütlü kahvemi içip, gazetemi okuyorum. Hava güzelse golf oynamaya gidiyorum. Golften sonra işlerimi hallediyorum. Öğlene doğru çocukları okuldan alıyorum. Birlikte öğle yemeği yiyoruz. Daha sonra çocuklarım dans, piyano ve tenis dersi alıyor. Akşam ise çocukları dokuz gibi yatırıp arkadaşlarımla buluşuyorum. Arkadaşlarımla buluşamazsam ya beste yaparım ya da film seyrederim. Geç saatlere kadar otururum. İkiden aşağı uyumam. Sabah da iyi bir şekilde uyanırım.

Kızlarınızla aranız nasıl?

- Aramızda çok büyük bir duygusal bağ var.

Anneleriyle görüşüyorlar mı?

- Sık sık görüşüyorlar. Hatta eskisinden daha fazla görüşüyorlar. Artık o konuda sıkıntımız yok. Buraya da gelip gidecekler. Aramızda çok sevimsiz şeyler yaşandı ama artık geride kaldı. Aramızda bir problem yok.

Albüm mayısta

Yeni albümüm Mayıs 2008 yılında çıkacak. Şarkılarımı yaşayarak yazmıyorum. Kimisi yaşanılarak kimisi ise düşünülerek yazılıyor. Ruh halime bağlı. Birilerine de yazdığım oluyor. Ne kadar akıl mantığının dışına çıkabilirseniz veya ne kadar duyguların derinliklerine inebilirsiniz o kadar malzemeniz oluyor. Bu da sizin kendinizi iyi ifade etmenizi sağlıyor. Bunun sırrını çözdükten sonra kolaylaşıyor. Yoksa dahi bir adam değilim.

Hiç yorum yok: