Salı, Haziran 5

İlhan Mansız:Futbol olmazsa seksi


'Futbol olmazsa seksi iç çamaşırı yaparım'

İlhan Mansız'ın iyileşip iyileşmediği, yeşil sahalara dönüp dönmeyeceği tartışıla dursun o son bombasını patlatıyor: "Seksi kadın iç çamaşırları üretmek istiyorum"..

Bir dönem "İlhan Mansız," denilince akan sular dururdu. Milli takımın da Beşiktaş'ın da en çok dikkat çeken oyucusuydu o. Öyle ki namı Türkiye sınırlarını aşıp Japonya'ya kadar ulaşmıştı. Kore'den, Uzakdoğu'dan kadın hayranları sırf onu desteklemek için kıtaları aşıp geliyorlardı. Ama önce Japonya transferi, ardından kendi deyimiyle 'yanlış ameliyatlar' onun futbol hayatında dar bir çıkmaza girmesine neden oldu. Şimdilerde sadece reklam filmlerinde karşımıza çıkıyor. Ama o bu durumdan rahatsızlık duymuyor. "16 yaşımdan beri model olmak istiyordum," diyor. Almanya'da inzivaya çekilmiş, tedavilerine devam ederken, tekrar yeşil sahalarda fırtınalar estireceği günleri de hasretle bekliyor. Çok hırslı ve azimli. Bunu, daha röportajın başında yaptığımız ufak satranç maçıyla hemen dışa vuruyor. Yenilgiyi sevmiyor, düştüğü zaman doğrulmasını iyi beceriyor.

- Bir dönem sahalarda fırtınalar estiriyordunuz. Şimdi ise futbol hayatına zorunlu ara verdiniz ve reklam filmlerinde karşımıza çıkıyorsunuz. Psikolojik durumunuz nasıl?
- Gayet iyi. Ben mücadeleyi seven bir insanım, yenilgiyi kolay kolay kabullenmem. İlk başta kötü gibi gelebilir ancak ben kötünün insanın lehine dönebileceğine inanıyorum. Bir buçuk yıl önce trafik kazası geçirdim ve tam iyileşmişken yine futbola ara vermek zorunda kaldım. Ama, "Niye ben, Allah'ım niye benim bacağım, ben bacağımla para kazanıyorum," diye kendimi üzmeyi seçmedim. Etrafımdaki arkadaşlarım hayatımda ilk defa bu kadar mutlu olduğumu düşünüyorlar. Kendime güveniyorum. Birçok kez başarısızlıkla karşılaştım ama asla güvenimi yitirmedim. Profesyonellikten amatörlüğe düştüm ama sonra tekrar çıktım. Bunu herkes kolay kolay beceremez.

'EVİM, ARABAM, HASTANEM VAR'
- Ayağınız sakat ama fiziğinizle mankenlik yaparak para kazanmaya devam ediyorsunuz.
- Mankenlik zaten 17-18 yaşlarından beri hep içimde olan bir şeydi. Futboldan sonra teklif gelince değerlendirmek istedim. Ama şimdi mankenlik yapmıyorum. Almanya'da tedavim devam ediyor. Bir an önce iyileşip sahalara geri dönmek istiyorum. Futbol oynamayı çok özledim. Ve geri dönmek için elimden geleni yapıyorum. İleride "Keşke," demek istemiyorum

- Tedavi süreciniz devam ediyor, mankenlik yapmıyorsunuz, futbol da oynamadığınıza göre, zamanında iyi yatırımlar yapmış olmalısınız?
Evet, ben hep sakin bir hayatı sevdim. Paramı sokakta harcamadım. Yatırımlarım elbette var. Kendime ait bir evim, arabam ve özel bir hastanem var.

- Futbola geri dönerseniz, hangi takımda oynamak istiyorsunuz?
Futbolcunun seçme hakkı yoktur. Ben çocukluğumdan beri Beşiktaş'lıyım. Göğsümde ömür boyu taşıyacağım dövmem de var. Ama bir profesyonel gibi düşünmeliyim. Her takımda oynayabilirim.

- Zaten bir dönem Beşiktaş'taydınız ve takımın en popüler ismiydiniz, neden Japonya'ya gittiniz, para yüzünden mi?
- Bu kararı tek başıma vermedim. O dönemde yapılması gereken hareketler vardı, bana da sadece uygulamak kalmıştı. Kulübün kasasına büyük para girecekti. Takım da zaten ilk yarıyı sekiz puan önde kapatmıştı. Şampiyonluk garanti diye düşündüler ve para için beni gözden çıkardılar. Ayrıca taraftar da beni istemiyordu.

- Neden taraftarın sizi istemediğini düşündünüz?
- Öyle düşündürdüler. Kulübün yaptığı anketlerde benim gitmem yönünde sonuçlar çıkıyordu. İster istemez ben de bunlardan etkilendim. Ama yanlış yaptığımı anladım, sadece kulübe para kazandırmış oldum.

- Takımla ya da yönetimle mi aranız kötüydü? Çünkü o dönemde sizin için "Agresif," deniyordu.
- Saha içinde hırslı ve agresif olduğum için, takımda huzursuzluk yarattığım söyleniyordu. Ben hangi takımda olursam olayım çok hırslıyım. Ama özel hayatımda da bir o kadar sakinim. Soyunma odasında hırs biter sohbet ve arkadaşlık kalırdı. Kimseye de kırgın değilim, her şey yaşandı ve bitti.

- Kulüp doktorunu da yanlış ameliyat nedeniyle suçlamıştınız...
- Bacağımda iki yırtık varmış ve biri benden saklanmış. Tedavim yapılmadan ameliyat oldum. Ama kaderde varmış. O ayağım neredeyse iyileşti ama şimdi diğer ayağım sakat. Artık eski defterleri açmak, birilerini suçlamak istemiyorum.

'Bana en çok kadınlar ilgi gösteriyor'
"Futbol oynamayı çok özledim," diyorsunuz ama ya iyileşmezseniz ne yapacaksın? Mankenlik devam mı edecek o zaman?
İki projem var. Bunlardan ilki; kadınları giydirmekle ilgili. Kendi kadın iç çamaşırı markamı yaratmak istiyorum.

Neden kadın iç çamaşırı?
Her erkeğin fantezisinde seksi kadın iç çamaşırları mutlaka yer alır. Bence bir kadının iç çamaşırı çok önemli. Zaten "İlhan Mansız," denilince Türkiye'de en çok kadınların dikkatini çekiyor. Ben yaparsam, bu çamaşırlar yok satar.

Peki modelleri kendiniz mi çizeceksiniz, nasıl modeller var kafanızda?
Aslında çizimim çok iyi değil. Ama aklımda çok güzel modeller var tabii, seksi modeller...

Peki ikinci projeniz nedir?
Hız merakım var. Futbol olmazsa belki ileride araba yarışlarına katılabilirim.

'Kendimi kafesteki bir hayvan gibi hissettim'

- Türk taraftarlarının sizi istemediğini düşündünüz, oysa Japonların ilgisi büyüktü. Kıtaları aşıp sizi izlemeye geliyorlardı. Bu durum egonuzda yükselmeye yol açtı mı?
Benim açımdan sevindirici bir durumdu. Ama aynı zamanda üzüntü ve eziklik yarattı. Benim için o kadar yol gelmelerine üzüldüm. Ama insan sevince demek ki yapıyor. Ben de zamanında sevdiğim kızı 15 dakika görebilmek için 1200 kilometre yol kat etmiştim.

- Ama onları da kırmadınız, bazı organizasyonlar düzenleyerek Japon hayranlarınızla bir araya geldiniz?
Kulüp ayarladı o organizasyonları. Kendimi hayvanat bahçesinde, kafes içinde sergilenen bir hayvana benzettim. Sanki insanlar gelip, kafes içindeki beni sevip gidiyorlardı. Bu durum çok rahatsızlık yaşattı.

- Neden sürekli David Beckham ile kıyaslandınız?
- David Beckham kendisine bir hedef belirlemiş. Markalaşıp, çok para kazanmak istiyor. Benim de onunla aynı adımları izleyeceğimi sandılar.

- Sizce bunun sebebi nedir?
- Karizmatiğim ve Türkiye'deki diğer futbolcu profilinden çok farklıyım. Ama ben sade bir hayat istedim, yoksa Beckham'ın attığı adımları atabilirdim.

- Nedir Türkiye'deki futbolcu profili?
- Bundan birkaç yıl önce, kıro, eğitimsiz, sonradan görme, sadece futbol oynayarak bir yere gelmiş tiplerdi. Bunu giyimlerine ve yaşam tarzlarına da yansıtıyorlardı. Ben ise bunun dışındayım. Kendime, giyimime özen gösteririm.

- Erken yaşta baba oldunuz, kızınızla aranız nasıl?
- Haftada bir gün görüşüyoruz ve birlikte tatillere çıkıyoruz. Artık küçücük şeylerden mutlu olabilen bir adamım. Çocuğumun gelip, "Baba seni özledim," demesi, bana öpücük vermesi mutlu olmam için yeterli.

Hiç yorum yok: