Kıraç: Sürekli porno

Biz sürekli porno seyreden insanlarız

Türk rock müziğinin son yıllarda çıkardığı en başarılı isimlerden biri olan Kıraç, kariyerinde emin adımlarla ilerliyor. Son dönemde televizyon dizilerine yaptığı müziklerle de adından söz ettiren sanatçı, güçlü yorumcu Funda Arar'la gerçekleştirdikleri düetlerle de beğeni topluyor. 10 Ağustos'ta Kuruçeşme Arena'da, 18 Ağustos’ta Bodrum’da ve 20 Ağustos’ta Çeşme’de Arar ile konser verecek olan sanatçıyla, gelecek planları arasında olan sinema filmi projesini ve müziğin bugünkü halini konuştuk...

- Funda Arar'la verdiğiniz Açıkhava konserinin içeriğinde, diğerlerinden ne gibi farklılıklar var?

Bundan önceki 'Seyir Defteri' başlıklı konserlerimizde eski nostalji şarkılarını seslendiriyorduk. Bu kez, ikimiz de kendi şarkılarımızdan oluşan bir repertuvar hazırladık.

- İkili çalışmalarınızda yanınızdaki kadın vokal hep Funda Arar oluyor. Onun dışında hangi kadın vokalle sahneye çıkarsınız?

Bunu hiç düşünmemiştim. Bilemiyorum, Ajda Pekkan olsaydı olurdu mesela. Göksel de olabilir; şarkıları çok şirin, tavrı ve duruşuyla çok düzgün.

- Bu sizin için önemli bir kriter mi?

Elbette, bu sektöre baktığınızda buna ihtiyacınız var.

- Siz bu sektöre girdikten sonra kendi kimliğinizi kaybetmemek için neleri feda ettiniz, neleri korudunuz?

Çok şey feda ettim, çok şey de kazandım. Bir insanın kendini ifade etmesi zor, benim için de bu böyle. Şımarmıyorum, medyatik şöhret oyunlarına girmemeye çalışıyorum. Orijinalliğimden bir şey kaybetmemeye çalışıyorum, insanlara dolu olduğumu göstermeye çalışıyorum. Çünkü sizi izleyen insanların şöhrete değil, ruha ihtiyaçları var.

- İsyan ettiğiniz durumlar var mı?

Bu trajedi bitsin diyorum. Genel olarak çirkin bir dünyada yaşıyoruz. Bu nerede başladı bilemiyorum ama hayvanlardan daha aşağı bir durumda yaşıyor insanlar. Çılgınlar gibi bir eğlenme hali var. Bütün bu yaşamış büyük adamlar ve büyük olaylar şimdi gördüğümüz bu insanlar için mi yaşadı? Bu yaşanan çirkinlik ister istemez size de bulaşıyor. Bitmeyen bir gel-git, kayalara vuran bir dalga varmış gibi hissediyorum.

- Mutsuz musunuz?

Mutsuzum diyemem ama bedbaht bir karakterim diyebilirim.

- İsyankar mısınız?

Yani isyan etmek çok fazla bir şeyi değiştirmez. Küçük bir etki yaratabilir, tek umudumuz da o.

- İsyan etmek küçük bir etki mi yaratır? Yani hiçbir şeyi değiştirmez mi?

Tabii ki, birtakım şeyleri değiştirdiği oldu. Rönesans ve reform hareketleriyle Avrupa’da bu yaşandı. Ardından seneler sonra, 68 kuşağı çıktı. Şimdi ise bir şarkı dinliyorsunuz saçma sapan. Söyleyen de bir tuhaf. Bu esnada egom devreye giriyor. Asla bir kıskançlık duymuyorum, böyle bir şey de olamaz zaten, çünkü çok saygı görüyorum. Ama küfür edene de saygı duyuluyor. Bu tüm dünyada böyle. Orada da üzülen, ısdırap duyan tipler vardır. Bu ortaya çıkan insanlar tesadüf değil, bilinçli bir kesim tarafından oluşturuldu.

- Nasıl oluştu?

Birinci sanayi devrimiyle, milliyetçilik akımıyla ekonomik bir sistem çıktı. İnsanlar neden çalışayım ki demeye başladı. Amerika'da yaşayanlar da mutlu değil. 60'lı yıllarda Vietnam'da ne işleri vardı? Kendi kendilerine de bunun muhakemesini yapmışlardır. Şimdi de Irak'ta ne işim var diyenler oluyordur. Bunun bütün yansıması sanata oldu, özellikle de müziğe. Sound kaldı ama içi boşaldı. Bir mayalanma sürecinin ardından araya virüs gibi tipler sokalım dediler. ‘Savaşma seviş’ zamanla sadece sevişme muhabbetine dönüştü. Ortada pornografik bir durum var ve biz sürekli porno seyreden insanlarız.

- Uzun zamandır neden albüm çıkarmıyorsunuz?

Hazırlıklara başladım, büyük ihtimalle Ramazan sonrasına çıkacak.

- Yeni sezonda da dizi müzikleri olacak mı?

Evet olacak. Bunun dışında bir sinema projesi de var. Bilmediğim bir alan olduğu için çok çaba sarfetmem gerekiyor.

- Oyunculuk mu yapacaksınız?

Senaryo, müzik, oyunculuk... Öyküyü ben yazıyorum, onu senaryolaştıracaklar.

- Ne üzerine?

Acıklı bir aşk öyküsü.

- Siz aşık mısınız?

Bir sanatçı hayatının her anında bir şeye aşık hisseder kendini. Ama ben şu anda bir kadına aşığım.

Düet konserler devam edecek

SON yıllarda Funda Arar’la konserler veren Kıraç, “Göksel veya Ajda Pekkan’la da düet yapmak isterdim” diyor. Kıraç ile Arar, ‘Seyir Defteri’ adı altındaki nostaljik şarkılardan oluşan konserlerine devam ediyor. İkili 18 Ağustos’ta Bodrum’da, 20 Ağustos’ta ise Çeşme’de sahneye çıkacak.